Memduh ÇELMELİ
dinkulturuahlakbilgisi.com
DİN SLAM
e
Uluhiyyet İlahlık, tanrılık, ibadet edilen varlık
ve mabut. İslam’da, Allah’tan başka ilah yoktur.
Ubudiyyet Kulluk, itaat, boyun eğme, ibadet etme.
Allah’ın rızasını elde edebilmek için emirlerini
içtenlikle yerine getirip yasaklarından kaçınmak.
Kuran’da din, hem uluhiyyet hem ubudiyyet ifade eder.
Kuran-ı Kerim’de Din Kelimesinin Bazı Anlamları
Göklerdeki her şey, yerdeki
her şey O’nundur. İtaat de
daima O’na olmalıdır. Öyle
iken siz Allah’tan
başkasından
korkuyorsunuz?” (Nahl, 52)
“Halbuki onlara, ancak dini
Allah’a has kılarak, hakka
yönelen kimseler olarak
O’na kulluk etmeleri, namazı
kılmaları ve zekâtı vermeleri
emredilmişti. İşte bu
dosdoğru dindir.(Beyyine, 5)
“De ki: ‘Allah doğru
söylemiştir. Öyle ise hakka
yönelen İbrahim’in dinine
uyun. O, Allah’a ortak
koşanlardan değildi.
(Âl-i İmrân, 95)
“O gün, Allah onlara
kesinleşmiş cezalarını
verecektir. Allah'ın
apaçık hak olduğunu
bileceklerdir.
(Nûr suresi, 25. ayet.)
Ceza (karşılık),
kıyamet, ahiret
İtaat, hakimiyet,
boyun eğme
Teslimiyet,
kulluk, ibadet
Kanun, şeriat,
millet
Din; Allah’ın peygamberler aracılığıyla akıl
sahiplerini kendi hür iradeleriyle hayırlı şeylere
sevk eden ilahî kurallar bütünüdür.
İlahî kaynaklı olmalıdır.
Akıl sahibi kişinin hür iradesiyle seçilmelidir.
İnananları hayra ve iyiliğe sevk etmelidir.
Hz. Âdem’den Hz. Muhammed’e tüm peygamberler İslam peygamberidirler. Çünkü hepsi insanları tevhide
(Allah’ın tek oluşu, eşi benzeri olmaması) çağırmışlardır. «Allah’ın varlığı, birliği, peygamberlik ve ahiret
inancı» İslam dininin değişmez ilkeleridir.
Farklı bilim dallarına göre din tanımları
“Din bir cemaatin meydana gelmesini sağlayan âyin
ve inançlar sistemidir. (Emile Durkheim / Sosyolog)
“Din, insanın sonsuzu kavramasını sağlayan, akıl ve
mantığa tabi olmayan zihnî bir meleke veya
yetenektir.(Max Müller / Dil Bilimci)
“Din, dua, kurban ve inançla kendini gösteren bir
arzudur.” (Feurbach / Filozof)
dinkulturuahlakbilgisi.com
DİN ve İSLAM
İnsanın Doğası ve Din
Din duygusu, inanmak fıtri (doğuştan gelen) bir özelliktir.
İnsanın maddi, bedensel ihtiyaçları olduğu gibi ruhunun da ihtiyaçları vardır.
Din, insanın anlam arayışına ışık tutar ve sorularına cevap verir.
Kuranda Biz insanı en güzel şekilde yarattık.(Tîn, 4) buyurulmaktadır.
İnsanlık tarihinin gelişmemiş (İlkel, maymunsu) insanlarla başladığı iddiası doğru değildir.
İslam’a göre, Hz. Âdem’den itibaren tüm insanlar, Allah’ın gönderdiği tevhid dinini
kavrayıp benimseyecek ve hayatlarını buna göre düzenleyecek yeterlikte yaratılmışlardır.
Kuran’da «Hz. İbrahim’’in Yahudi ve Hıristiyan olmadığı hanif bir Müslüman olduğu belirtilir
Hz. Muhammed; “Ben Yahudilik ve Hıristiyanlıkla değil kolaylaştırılmış Haniflikle gönderildim.” buyurmuştur.
Fıtrat: İnsanın yaratılışında bulunan, çalışmakla elde edilemeyen ve inanmayı da
içeren, doğuştan getirdiği yetenektir.
Her doğan fıtrat üzere doğar...(Hadis)
Kuranda, «Haniflik» ve «İslam», insanın tratına en uygun din olarak sunulmaktadır.
Haniflik, «tevhid dinidir» ve Kuranda İslam ile eş anlamlı olarak kullanılmıştır.
dinkulturuahlakbilgisi.com
Kuranda Allah’ın «Din olarak İslam’ı seçtiği» haber verilmiştir.
Allah katında hak din İslâm’r…” (Âl-i İmrân, 19)
“…Bugün, size dininizi kemale erdirdim, üzerinize olan nimetimi tamamladım, din
olarak sizin için İslam’ı beğendim…” (Mâide, 3)
“Kim İslam’dan başka bir din ararsa, (bilsin ki o din) ondan kabul edilmeyecek ve o ahirette hüsrana
uğrayanlardan olacaktır.(Âl-i İmrân, 85)
İman ve İslam İlişkisi
İman, «şüphe duymaksızın bir şeyi kabul etme, doğrulama, onaylama ve tasdik etme, güven verme,
güvenlikte olma, içten ve yürekten inanma» anlamlarına gelir.
Dinî terim olarak; Allah’ın tek olduğuna ihlasla (samimiyetle) inanıp Hz. Muhammed’in peygamberliğini
kabul etmek, onun Kuran aracılığıyla getirdiklerine inanmaktır. Bu inanca sahip kimseye mümin denir.
“Müminler gerçekten kurtuluşa ermişlerdir.(Mü’minûn, 1)
İslam kelime olarak teslimiyet, itaat etmek, boyun eğmek, bağlanmak, barış ve esenlikte olmaktır.
Dinî terim olarak ise, Hz. Peygamberin getirdiklerinin hepsini kalp ile tasdik edip dil ile söyleyerek
Allah’ın (c.c.) emir ve yasakları doğrultusunda yaşamaktır. Böyle kimseye Müslüman denir.
“Müslüman, dilinden ve elinden (gelecek kötülüklerden) Müslümanların güvende oldukları kimsedir.
İman ve İslam birbirini tamamlamaktadır. Dışta ve görünürde olana İslam, içte ve kalpte olana iman
denilebilir. İman kalbin tasdik etmesi, İslam ise amel ve davranışlarla bu tasdikin eyleme taşınarak
görünür kılınmasıdır. İman kalple gerçekleşen tasdiktir. İslam ise dil ile ikrar, itaat, boyun eğme
ve teslimiyettir.
“Kim bir iyilik yaptığında seviniyor, bir kötülük yaptığında üzülüyorsa o mümindir.
«Bedeviler 'İman ettik.' dediler. De ki: 'İman etmediniz.' Fakat 'Boyun eğdik.' deyin. Henüz iman
kalplerinize girmedi...» ayetinde iman içten bağlılık, İslam ise dıştan boyun eğme anlamlarındadır.
İman ve İslam kavramlarının birbirinin aynısı mıdır yoksa ayrı şeyler midir?
İkisinin aynı şey olduğunu söyleyen İslam alimlerine göre İman eden bir kişinin inandığı
gibi yaşamaması, amel etmemesi durumunda imanı da gider.
İman ayrı İslam ayrı görüşünde olan alimlere göre ise inancına uygun amel, davranış
olmaması imana zarar vermez. Yapmadıkları için günaha girer ama yine de Mü’min’dir.
İslam İnanç Esaslarının Özellikleri
İmanın şartları
İnsan ürünü ve dogmatik değil, vahiy
kaynaklıdır.
Fıtrata uygun, açık ve anlaşılır
olduklaiçin akl-ı selim
tarafından kolayca kabul edilir.
İslam inanç esaslarının
benimsenmesinde kişilerin r
iradeleri ve tercihleri gerekir.
İslam dengeyi esas alır. Ebedî
kurtuluş için korku ve ümit arasında
dengeli bir hayatı tavsiye eder.
Aklı ve iradesi sağlıklı işleyen her insan
İslam inanç esaslarını kavramak ve
kabul etmek için kimsenin aracılığına
ihtiyduymaz.
İslam dini tevhid inancına dayanmaktadır.
Tevhid, bir ve tek olmak, birlemek
gibi anlamlara gelir. Yüce Allah’ın varlığı
ve birliğini kabul edip O’nu tek ve eşsiz
yaratıcı olarak kabul etmek tevhid
kavramıyla ifade edilir. Kur’an-ı Kerîm’de
bütün peygamberlerin tebliğ ettiği inanç
esaslarının temelinin tevhid inancı
olduğu şöyle ifade edilmektedir:
“Senden önce gönderdiğimiz bütün
peygamberlere, Şüphesiz, benden
başka hiçbir ilah yoktur. Öyleyse
bana ibadet edin.’ diye vahyetmişizdir.
Memduh ÇELMELİ
dinkulturuahlakbilgisi.com
Bizi DİNlemeye devam ediniz.
dinkulturuahlakbilgisi.com